Her Sey Hakkinda 1 Sey

IKEA 1 nisanda Leko ismini verdiği,Christophe Grozs tarafından tasarlanan çevre dostu aracını sunacak.Belkide sunmayacak.

Evimizin herşeyi olmayı kendine görev edinmiş olan yap-boz mobilya üreticisi IKEA 3 güne kadar  çevre dostu bir otomobili tanıtacağını duyuruyor. LEKO olarak adlandırılan  fransızca (L’eco) kelimesinden türetildiği tahmin edilen otomobil için fransızca bir de site hazırlanmış. Bu sitede arka planda LEKO bir beyaz örtünün altında gizlenirken sağ taraftan bir tasarımcı, Christophe Grozs, çıkageliyor ve bize LEKO hakkında bilgi veriyor. Sitede dikkat çeken bir şeyde sağ alt köşedeki sevimli Panda Logosu.Bu logo ‘World Wildlife Fund France’a ait. Ancak WWF çalışmaya katkıda mı bulunuyor yoksasadece çalışmayı destekliyor mu açık değil.

 

Bir diğer belirsizlik de bunu kötü bir “1 Nisan” şakası olup olmadığı. Kimilerine göre bu reklam amaçlı kötü bir şaka. Ama öbür yandan proje WWF tarafından destekleniyor ve ayrıca 1-7 Nisan tarihleri arası Fransada Sürdürülebilirlikle ilgili bir çevre haftası (France's Sustainable Development Week). Bu da çalışmanın gerçekliğini artırıyor. Bir diğer ek bilgi de Google’un Gmail’i yine bir 1Nisan da kullanıcılarına sunmuş olması.

Her ne kadar geri sayım hesaplaması yapıldığında 31 Mart, Türkiye saati ile 08:00 gibi bir sonuca varılsa da herkes 1 Nisan şakasına takmış durumda. Kimileri olayı abartmış ve tasarımcının gerçek olup olmadığını araştırmaya başlamış, kimileri sitenin kodlarını çözüp siteye yerleştirilen Flash dosyasının adından varsayımlar yürütmüş. Bana kalırsa fazlaca “LOST” izleyen kişilerce bu kadar teori üretilmiş.Ne olduğunu yakında öğrenicez.

 

Sonuçta eğer IKEA yassı kutularda araba satacak olursa aşağıdaki gibi binlerce parça olur ve kurulum sonunda da kesin parça artar. Kapıların tam kapanmaması ve motorun çalışmaması da olasılıklar içinde.

 

 

Nedir bu? Bu, düğmeyi kapatmak kadar basittir.

 

Sydneylileri ışıklarını söndürmeye yöneltmek amacıyla bir kampanya olarak başlayan şey, dünyanın en büyük iklim değişikliği girişimlerinden biri olacak kadar büyüdü. 2009’da, 28 Mart’ta, gece 8.30’da, tüm dünyada insanlar ışıklarını bir saat boyunca, Yeryüzü Saati boyunca kapatacaklardır. Küresel ısınmaya karşı eyleme geçmenin mümkün olduğunu göstermek üzere küresel bir çaba ile tümü birleşecek olan bir milyar kişiye, 1000’den fazla kente ulaşmayı amaçlıyoruz.
Yeryüzü Saati 2007’de, Avustralya’nın Sydney kentinde, 2.2 milyon ev in ve işyerinin bir saat boyunca ışıklarını söndürmesi ile başladı. Bu etkinlik, sadece bir yıl sonra, 35 ülkede yaklaşık 100 milyon kişinin katılımıyla küresel bir sürdürülebilirlik hareketi haline geldi.
San Francisco’daki Golden Gate Bridge, Roma’nın Kolezyum’u ve Times Alanı’ndaki Coca Cola reklam panosu gibi ünlü küresel yapıların hepsi, saatten saate aciliyeti artan bir dava için umudun simgesi olarak karanlıkta kaldılar.
Yeryüzü Saati 2009, her bireye, her işletmeye ve her topluma yapılan bir küresel eylem çağrısıdır. Bir ayağa kalkma, sorumluluk alma ve sürdürülebilir bir gelecek doğrultusunda çalışmaya katılma çağrısı... Tüm dünyadaki insanlar ışıklarını söndürecek ve değerli gezegenimizin geleceği hakkında yaşamsal bir görüşme ortamı yaratmak üzere bir araya gelecektir.

Yeryüzü Saati 2009’a 64’ten fazla ülke ve bölge katılmaktadır. Bu sayı, insanların bu derece basit bir eylemin değişimi etkilemede bu denli derin bir sonuç yaratacağının farkına varmalarıyla günden güne artmaktadır.

Yeryüzü Saati bir umut, bir eylem iletisidir. Herkes bir fark yaratabilir.
Yeryüzü Saati 2009’da bize katılın, 28 Mart Cumartesi akşamı saat 8.30’da ışıklarınızı söndürün ve earthour.org adresinde kaydınızı yapın.

 

Fifa 2009, Street Fighter, Spore, The Godfather II, Süper Mario, World of Warcraft, Mega Man, The Sims 3, Tomb Raider:Underworld,Final Fantasy ve daha fazlası iGoogle da.

Google’un kişiselleştirilebilir ana sayfası olan ve giderek daha çok kullanıcı tarafından tercih edilen iGoogle, kullanıcılarına istedikleri içeriği seçtikleri tema altında düzenlemeleri serbestisini sunuyor. Daha önce de dünyaca tanınmış tasarımcıların çalışmalarından oluşturduğu temaları kullanıcılarına sunan iGoogle bu sefer de OYUNlara gözünü dikti. iGoogle Artık iGoogle ana sayfanızı Süper Mario, Fifa 2009 ve Street Fighter gibi favori oyunlarınızın temaları ile kişiselleştirebileceksiniz.

Nintendo, Eidos, Activision ve diğer firmalar toplamda 23 temayı kullanıcıların beğenisine sunuluyor.Sizde kendi iGoogle sayfanızı kişiselleştirmek için bu temalardan faydalanabilirsiniz.

 

Haydi temanızı seçin ana sayfanızı favori oyununuzla renklendirin. Ben Süper Mario’yu seçtim.Sizin seçiminiz hangi oyundan yana?

Dünyanın en küçük ve ilk konuşan müzik çaları.

Apple dünyanın en küçük müzik çalarını yapabilmek için kontrol tuşları ana gövdeden ayırmış ve bunları kullaklık kablosu üzerine konumlandırmış.Bu sayede ana gövde küçülürken kontrol tuşlarına erişimde kolaylaştırılmış.

Ölçüler ve Ağırlık

Boy: 45.2 mm

Genişlik: 17.5 mm

Derinlik: 7.8 mm (tutma klipsi dahil)

Ağırlık: 10.7 gram

Kolay kontol sağlamak için yeni ipod shuffle da kontrol tuşları kulaklığın sağ kablosu üzerine elinizin hemen erişebileceği bir yere yerleştirilmiş. Bu sayede koşarken,araba kullanırken ya da o an her ne yapıyorasnız o işten gözünüzü ayırmadan müziğinizi kontrol edebilir ve hatta “VoiceOver” (Türkçe en uygun çevirisi = ‘Dış Ses’ ) özelliğini kullanabilirsiniz.

Peki Nasıl Çalışır?

Yeni İpod Shuffle 4GB’lık bir saklama kapasitesi sunuyor. Bu da İpod Shuffle’ın 128 Kbps ACC formatında sıkıştırılmış 4 dakikalık 1000 şarkıya ev sahipliği edebileceği anlamına geliyor ki bu küçüklükte bir müzik çalar için oldukça tatminkar.

İpod Shuffle Gümüş ve Siyah olmak üzere paslanmaz çelikten, aliminyun ile anotlanmış ve kişiselleştirilebilir iki modelle piyasaya sürülüyor. Kişiselleştirme özelliği Klipsin alt kısmına lazerile iki satır halinde 14+14=28 karakter kazınarak yapılıyor. Bu sayede kendinize özgü eşsiz bir ipod shuffle sahibi olabiliyorsunuz. Bu opsiyon ücretsiz ve hediye vermek içinde güzel bir olanak. Aşağıda bir örnek bulabilirsiniz.

Ve en sona en yeni en iyi özelliği sakladım: “VoiceOver” (=Dış Ses)

Bu özellik sayesinde üzerinde ekran barındırmayan ve ekranlı rakiplerine göre kullanımı biraz zor olan eski İpod shuffle yeni modeli ile buna bir son veriyor. Çünkü artık konuşuyor. Evet yanlış okumadınız bende yanlış yazmadım zaten. KONUŞUYOR. Size çalan şarkının adını,çalan şarkı listesinin adını söylüyor ve hatta pilinin şarj edilmeye ihtiyacı olduğunu bile söylüyor.

Multi-music-lingual ==> ya peki bu ne?

İpod Shuffle tek bir dilde konuşmakla kalmıyor tam 14 farklı dil biliyor. Bu sayede şarkı listelerinizi oluşturan dünya üzerinden bir çok şarkının isimlerini size okuyabiliyor. İster Fransız aşk şarkısı olsun ister İspanyol bolerosu.

Sıkı durun geliyorrr: ipod shuffle TÜRKÇE de biliyor.

Artist and song name Multiple playlists

Diğer Diller

Chinese (Mandarin)

Czech

Dutch

French

German

Greek

Italian

Japanese

Polish

Portuguese

Spanish

Swedish

Turkish

ipod Shuffle henüz ülkemizde satışa sunulmuş değil ancak Apple.com adresinden detaylı bilgi almak ve sipariş vermek mümkün.

Kaynak: Apple

 

 

Google Görsel Arama hizmetine yeni bir özellik daha ekledi.Buna göre artık aramalarınızı renklerine göre ayrıştırabileceksiniz.Bu özellik henüz kullanıcı ara yüzüne entegre edilmiş değil ancak arama sonuçları URL’sinde bir kaç değişiklikle kullanılabilir.

 

“red bird” araması gayet iyi sonuçlar veriyor olmasına karşın hala alakasız sonuçlarıda gösteriyor. Peki arama “bird” anahtar kelimesi  ve “red” renk ayrıştırması ile yapılsa neler olacak? İşte URL’si:

 

http://images.google.com/images?q=bird&imgcolor=red

 

(Linkteki “red” kodunu "blue", "green", "teal", "purple", "yellow", "orange", "pink", "white", "gray", "black" ve "brown" olarak da değiştirebilirsiniz.)

İlk bakışta karışık görünse de bu tabloya bakıldığında pek çok tanıdık yüze rastlamak mümkün.

Stalin’i, Leonardo Da Vinci’yi, Marx’ı ve Friedrich Nietzsche’nin aynı masada yer aldığı tabloda, Japon Başbakanı Hideki Tojo ya da Çinli ressam Qi Baishi gibi çok fazla tanınmayan kişiler de var.

Dikkatli bakıldığında tablodaki kişiler beş sıra halinde resmedilmiş. İşte merak edenler için soldan sağa sıralanmış haliyle 103 ünlünün tam listesi:

BİRİNCİ SIRA, ÜSTTEN Bill Gates, Microsoft Kurucusu, Homero(Yunan Tarihçi/Şair), Cui Jian (Çinli Şarkıcı),Vladimir Lenin (Rus Devrimci/Devletadamı), Pavel Korchagin (Rus Ressam), Bill Clinton (Eski ABD Başkan), Büyük Petro (Rus Çarı), Margaret Thatcher, (Eski Britanya Başbakanı), Bruce Lee (Dövüş Sanatları Uzmanı/Aktör), Winston Churchill (Eski Britanya Başbakanı), Henri Matisse (Fransız Ressam), Cengiz Han (Büyük Moğol İmparatoru), Napoleon Bonaparte (Fransız Askeri Lider/Fransız İmparatoru) Che Guevara (Gerilla Lideri), Fidel Castro (Eski Küba Devlet Başkanı), Marlon Brando (Aktör), Yasser Arafat (Eski Filistin Lideri), Julius Sezar (Roma İmparatoru), Claire Lee Chennault (II. Dünya Savaşı Kahramanı), Luciano Pavarotti (Tenor), George W. Bush (Eski ABD Başkanı), Prens Charles (Galler Prensi) Liu Xiang (Çinli Engelli Kosu yarışçısı), Kofi Annan (Eski BM Genel Sekreteri), Zhang An (Çinli Ressam), Mikhail Gorbaçov (Eski SSCB Başkanı), Li Tiezi (Ressam), Dante Alighieri (Floransalı Şair), Dai Dudu (Ressam)

İKİNCİ SIRA Pele (Brezilyalı Futbolcu), Guan Yu (Çinli Savaşağası), II. Ramses II (Mısır Firavunu), Charles De Gaulle (Fransız Devlet Adamı/Generali), Albert Nobel (İsveçli Kimyager/Nobel Vakfı’nın Kurucusu), Franklin Roosevelt (Eski ABD Başkanı), Ernest Hemingway (ABD’li Yazar), Elvis Presley (ABD’li Şarkıcı), Robert Oppenheimer (ABD’li Fizikçi), William Shakespeare (İngiliz Oyun Yazarı),Wolfgang Amadeus Mozart (Avusturyalı Besteci),Steven Spielberg (ABD’li Yönetmen), Pablo Picasso (İspanyol Ressam), Marie Curie (Fransız Fizikçi), Zhou Enlai (Çin Halk Cumhuriyeti’nin İlk Başbakanı), Johann Wolfgang Von Goethe (Alman Yazar), Laozi (Çinli Filozof), Marilyn Monroe (ABD’li Aktrist), Salvador Dali (İspanyol Ressam), Dowager Cixi (Çin İmparatoru), Ariel Sharon (Eski İsrail Başbakanı), Qi Baishi (Çinli Ressam), Qin Shi Huang (Çin İmparatoru), Rahibe Teresa (Romanyalı Katolik Misyoner), Song Qingling (Çinli Politikacı),Rabindranath Tagore (Hintli Şair), Otto Von Bismarck (Alman Devletadamı), Run Run Shaw (Çinli Devletadamı), Jean-Jacques Rousseau (Fransız Filozof)

ÜÇÜNCÜ SIRA Audrey Hepburn (Belçika Doğumlu ABD’li Aktrist), Ludwig Van Beethoven (Alman Besteci), Adolf Hitler (Nazi Diktatörü), Benito Mussolini (İtalyan Faşist Lider), Saddam Hüseyin (Eski Irak Devlet Başkanı), Maxim Gorky (Rus Yazar), Sun Yat-Sen (Çinli Devletadamı), Den Xiaoping (Çinli Devletadamı), Alexander Puşkin (Rus Yazar), Lu Xun (Çinli Yazar), Joseph Stalin (Sovyet Lideri), Leonardo Da Vinci (İtalyan Ressam/Bilimadamı), Karl Marx (Alman Filozof), Friedrich Nietzsche (Alman Filozof), Abraham Lincoln (Eski ABD Başkanı), Mao Zedung (Eski Çin Devlet Başkanı)

DÖRDÜNCÜ SIRA Charlie Chaplin (İngiliz Aktör), Henry Ford (Ford Motor Fabrikaları’nın Kurucusu), Lei Feng (Çinli Asker), Norman Bethune (Kanadalı Fizikçi), Sigmund Freud (Avusturyalı Psikiyatrist), Juan Antonio Samaranch (Eski Olimpiyat Komitesi Başkanı), Çang Kay Şek (Çinli General/Devletadamı) Kraliçe II. Elizabeth (Bieleşik Krallık Kraliçesi), Leo Tolstoy (Rus Romancı) , Li Bai (Çinli Şair), Corneliu Baba(Romanyalı Ressam), Auguste Rodin (Fransız Heykeltraş), Dwight Eisenhower (Eski ABD Başkanı), Michael Jordan (ABD’li Basketbolcu), Hideki Tojo (Eski Japon başbakanı), Michelangelo (İtalyan Rönesans Heykeltraşı/Ressamı), Yi Sun-Sin (Koreli Amiral)

BEŞİNCİ SIRA Mike Tyson (ABD’li Boksör), Vladimir Putin (Rusya Başbakanı/Eski Rusya Başkanı), Hans Christian Andersen (Danimarkalı Yazar), Shirley Temple (ABD’li Aktrist), Albert Einstein (Alman Fizikçi), Moses (Yahıdi Dinadamı), Konfüçyus (Çinli Filozof), Gandi (Hindistanlı Lider), Vincent Van Gogh (Hollandalı Ressam), Toulouse Lautrec (Fransız Ressam), Marcel Duchamp (Fransız Ressam)

VE... Usame bin Ladin (George Bush’un arkasında)

Başlığı okuyunca ilk başta biraz garip gelebilir ama doğru böyle bir imkan artık var. Eğer bir Gmail mesajını gereğinden erken gönderdiyseniz ya da “Gönder” butonuna bastıktan sonra fikrinizi değiştirdiyseniz artık size yardımcı olabilecek bir özellik var. Bu özelliği Gmail “Undo Send” yani “Gönderiyi Geri Al” olarak adlandırıyor ve oldukça fazla deneysel özelliklliğin bulunduğu Gmail Labs sekmesinden ulaşılabiliyor.

Bu özellik Gmail’e entegre edildikten sonra, Gmail, mail gönderildikten sonra bir “Undo”(Geri Al) butonu gösteriyor.Ancak hızlı davranmanız lazım çünkü bu buton 5 saniye içinde yok oluyor ve butonu geri getirmenin bir yolu yok. Eğer Gmail hesabınızın klavye kısayollarını aktif hale getirdiyseniz “Geri” butonuna basmaktan daha kolayı “Z” tuşuna basmak olabilir. Gönderdiğiniz bir maili geri aldığınızda Gmail maili taslak olarak kayıt ediyor ve isterseniz maili düzenleyebiliyor ya da tamamiyle iptal edebiliyorsunuz.

Bazen bir maili gönderdiğim an bir hatayı fark ederim.Ya bir dosya eklemeyi unutmuşumdur ya da mailin gitmesini istemediğim birini yanlışlıkla listeye elemişimdir.Hızla Browser’ı kapatmaya hata internetten çıkmaya çalışırm ama Gmail her zaman yarışı kazanır ve mail gider.Bu iş için 5 saniye geterli bir zaman değil bence ama yine de bir çok açıdan kullanışlı olabilir.

Sanıyorum sistem gmail hesabınıza mail gönderme işleminde 5 saniyelik bir erteleme kodu ekliyor ve mail 5 saniye gecikmeli gönderiliyor.Bundan sonraki aşamalarda bana kalırsa bu süre kullanıcı tarafından ayarlanabilir olursa çok daha iyi olabilir.

Kaynak: googlesystem

Son zamanlarda Facebook üzerinden paylaşılan videoların sayısında bir hayli artış olduğunu bilmem sizlerde fark etiniz mi?

 

Facebook geçen hafta ana sayfa tasarımında değişliğe gitti ve belki alakalı belki alakasız bir şekilde Facebook üzerinden arkadaşlarımın paylaştığı videolarda bir patlama yaşanır oldu. Her geçen gün giderek artan sayılarda yeni videolar paylaşıldı ve bunlar yeni ana sayfamı bir anda doldurur oldu. Günde en az 5 video izler oldum Facebook üzerinden. Sanırım bu böylede sürüp gidecek.

Peki ama neden birden bire bu patlama? Facebook üzerinden video paylaşımına ilgi neden?

Bu soruların cevabını ben de bilemiyor.Ama bir kaç tahminim de yok değil. Bunlardan biri ülkemizden legal yollarla “YouTube”a girişin yasak olması olabilir.YouTube un yarattığı eksikliği insanlar Facebook ile gidermeye çalışıyorlar sanırım.Bir diğer sebep bu tür içeriklerin mail yolluyla paylaşılmasından çok daha kolay bir yöntem olduğu için Facebook seçiliyor olabilir. Buna benzer ön görüler çoğaltılabilir. Ama fark edilir bir gerçek var ki o da Facebook üzerinden Video paylaşımı trafiği giderek artıyor.

Bu bir yandan iyi bir yandan kötü bir gelişme olabilir. YouTube da paylaşılan ve hatta yasaklanmasına sebebiyen verdiği söylenen videolarda belkide yakında Facebook da yerini alır ve bu da Facebook'un da kaderinin YouTube ile aynı olmasına sebebiyet verebilir.

Yani SANSÜRE…

Photoshop kadar çok özelliği bünyelerinde barındırmasalarda temel bir çok resim dğzenleme özelliğine sahip bir kaç ÜCRETSİZ alternatifi aşağıdaki listede bulabilirsiniz.

1. GIMP

2. Krita

3. Paint.NET

4. ChocoFlop

5. Cinepaint

6. Pixia

7. Pixen

8. Picnik

9. Splashup

10. Adobe Photoshop Express

 

 

 

Çok "zeki" bir meclis üyesi yüzünden, ABD meclisinde Google Earth'ün yasaklanması tartışılacak.

ABD'li bir devlet meclisi üyesi olan Joel Anderson, ülkesinin terörle mücadeleyi kazanmasının sihirli formülünü nihayet buldu: Google Earth'ü yasaklamak. Anderson'ın yaklaşık bir ay önce verdiği yasa tasarına göre uydu görüntüsü veya havadan çekilmiş fotoğraflarda okulların, ibadet yerlerinin, sağlık merkezlerinin ve devlete ait binaların yerlerini gizlemeyen web siteleri ile online hizmetlerin sahiplerine 250 bin dolar ve 3 yıl hapis cezası verilecek. Bu tasarısı ile hemen akıllara Google Earth'ü getiren Anderson konuyla ilgili olarak; "Geçmişte meydana gelen güvenlik sorunlarını inceledim. İbate yerleri bombalandı. Devlet binalarına saldırıldı. Halk güvenliği benim bir numaralı görevim ve bunu göz ardı etmem sorumsuzca olurdu" diye konuştu.

Anderson'a en güzel cevabı ise güvenlik uzmanı Bruce Schneier'ın yaklaşık bir yıl önceki bir konuşması veriyor; "Suçlular icat edildiği günden beri telefon kullanıyorlar. Uyuşturucu kaçakçıları uçak ve tekne, telsiz, cep telefonu kullanıyorlar. Banka soyguncuları önce at kullanıyorlardı ama uzun zamandır motosiklet veya araba kullanıyorlar. Yine Hindistan'daki saldırıyı gerçekleştiren teröristler tekne kullanmışlardı. Ayrıca bu suçluların pek çoğu ayakkabı da giyiyor. Bizim yemek yediğimiz restoranlarda yemek yiyorlar."
Belki de devlet görevlileri teröristlerin birinci hedefinin huzuru kaçırmak, korku yaratmak olduğunu anladıklarında terörle mücadele daha önemli adımlar atılmaya başlayabilir.

Kaynak: Chip Online

Google Translate artık PDF ve Microsoft Office dökümanlarınıda çevirmede kullanılabilecek. Google dosyaları önce HTMl formatına çevirecek ve sonrasında çeviriyi yine HTML olarak gösterecek.

Sistem Google index içerisinde olmasa dahi adresi belirtilen dosyayı çevirebiliyor. Dökümanın adresini Google Text alanına yazın ve çeviri belirene kadar bekleyin hepsi bu. Ancak servis uzun belgelerde çok başarılı değil: PDF dosyalarının sadece ilk 9 sayfasını çevirebiliyor. Yine bizler için oldukça yararlı bir hizmet olacağı kanısındayım.

Facebook, yakın zamanda kullanıcıların ana sayfalarını tasarımında bir değişikliğe gitmeye hazırlanıyor. Bunula ilgili bir ön bilgilendirme yapan Facebook aynı zamanda bu yeni ana sayfa yayınlanmadan önce kullanıcılardan geri bildirimler topluyor. bu sayede daha öncekilere benzer kullanıcı şikayetlerine daha erken tepki vererek fikrini geliştirmeye çalışıyor.Yeni ana sayfa tahminen aşağıdaki örneğine benzeyecek.

Ancak belirtmek gerkirki bu nihayi tasarım değil ve değişebilir. Öyle görünüyor ki Facebook bu değişimde kullanıcıların aktif rol almasını daha önce duyurduğu demokratik yaklaşımlarının bir sonucu olarak istiyor.Bence bu demokratikleşme yaklaşımı internet dünyasında giderek yaygınlaşacaktır ve gerçek dünyada tam olarak hiç bir zaman yakalanamayan demokratik ortam sanal dünya internette oluşacaktır.

Bu güne kadar alıştığımız klasik iki boyutlu windows ya da mac masaüstü görünümünü kullandık. Kullanmak zorundaydık da.Çünkü masaüstünün daha başka nasıl olabileceği hakkında en ufak bir fikrimiz yoktu!!!Ama artık var.

Uzun zamandır üzerinde çalışılan daha gerçekçi 3boyutlu bir masaüstü yolda. Hata Beta sürümü yayınlandı bile. Ben de bu Beta sürümü test edebilme şansını yakaladım.15 Ocak tarihinde yayınlanan Beta sürümü ile ilgili aldığım davetiye maili sonrasında hemen verilen linkten BUMPTOP'ı indirdim ve kullanmaya başladım. Aşağıdaki videoda da nasıl çalıştığını görebileceğiniz progam alışması biraz zor ama alıştıktan sonrada oldukça rahat ve kullanışlı bir program.

Bumptop sayesinde çok farklı bir masaüstü deneyimi yaşayabiliyorsunuz ve bu oldukça keyifli. Beta sürüm olmasından ötürü arada bir hata mesajları ile karşılaşsamda genel olarak memnun kaldığımı söyleyebilirim.Bu tür hatalarında Beta sürümlerin doğası gereği olduğunu da kabul etmek gerekir.Bu hatalar sonucu oluşturulan geri bildirimlerle program daha tutarlı ve hızlı olabilecektir.

http://bumptop.com/ adresinden de takip edebileceğiniz programı denemek gerekir diye düşünüyorum. Hadi deneyin…Yorumlarınızı bekliyorum…